3 Şubat 2012 Cuma

96- DEVRİMCİLİK VE ATATÜRK'ÜN DEVRİMCİLİK İLKESİ

Ahmet AVCI
3 ŞUBAT 2012


DEVRİMCİLİK VE ATATÜRK’ÜN DEVRİMCİLİK İLKESİ



Devrim: Değişme, biçim değiştirme zorlayarak biçim değiştirme. Toplumun tüm yapısının çabuk ve zorlama ile değiştirilmesidir.
Devrimcilik; dünyada, çağdaşlaşma adına yaşanan gelişmeleri izlemek ve uygulamaktır. 


Devrimcilik; çağdaşlık ve uygarlık yolunda, hep ileriye gitmektir. Aynı zamanda Türk Devrimini de geliştirmek demektir.
Devrimcilik: Eski düzenin, geçerliliğini yitirmiş kurumlarını yıkıp, yerine çağın gereksinimlerini karşılayacak kurumları koymaktır.
Devrimcilik İlkesi; Türk Devrimini benimsemek ve korumak demektir.
Ancak Kemalizm, bununla yetinmemekte, DEVRİMCİLİĞİ; aynı zamanda, sürekli olarak yeniliklere, değişmelere açık biçiminde anlamakta ve kalıplaşmaya karşı çıkmaktadır.


ATATÜRK; DEVRİMCİLİK İLKESİ İLE ÇAĞDAŞ UYGARLIK DÜZEYİNE ULAŞMA ÇABASINDA; HEM, TÜM DEVRİMCİ ÇABALARINA SAHİP ÇIKILMASINI, ONLARIN KORUNMASINI, GELİŞTİRİLMESİNİ, HEM DE YENİ GEREKSİNİMLER KARŞISINDA, YENİ DEVRİMCİ UYGULAMA VE ÇÖZÜMLERE GİDİLMESİNİ ÖNGÖRMEKTEDİR.
Devrimcilik ilkesi; Türk Devrimini ve diğer ilkeleri kalıplaşmaktan kurtaran, onu yaşayan, çağın, çağların, geleceğin oluşumları, gelişmeleri, değişmeleri karşısında; sürekli kılan ilkesidir.


Çağdaşlaşmanın en büyük engeli; devrimleri kalıplaştırmak, ilkeleri yeni gelişmelere yanıt veremez hale düşürmektir.
Çağdaşlaşma; bilinçli olarak çağa yönelmektir. Atatürkçülük sürekli olarak çağa yönelmeyi hedef edinmiştir. İşte bu devrimcilik ilkesidir.
Devrimcilik; hem gerçekleştirilen devrime bağlılığı, onu korumayı, hem de bu devrimin uygulanan atılımları ile yetinmeyip, ÇAĞDAŞ UYGARLIK düzeyine çıkmayı, gelişen, değişen, yenileşen evrende, toplumlar arasında çağdaş kalmasını sağlayacak, başka yenilikleri de gerçekleştirecektir.
Atatürk’ün Türkiye’si; hem köklerinden kopmamış, hem evrenselle bütünleşmiş bir Türkiye’dir.


HER GERİ KALMIŞ ÜLKE DEVRİMİ, BİR ÇAĞDAŞLAŞMA MODELİDİR.


Atatürk’ün çağdaşlaşma modelini, kalıcı ve üstün kılan iki özelliği vardır:
•    Atatürk; çağdaşlaşma ile demokrasiyi birbirinden ayrı görmemiştir.
•    Ulusal birliği; farklılıkların değil, benzerliklerin kurumlaştırılmasında ve kalıcı kılınmasında aramıştır.
Devrimcilik ilkesi; Atatürkçü düşünce sisteminin yeniliklere açıklığını sağlar. Ancak Atatürkçü düşünce sisteminin ödün vermediği, değişikliğe açık tutmadığı konular da vardır:


ATATÜRKÇÜLÜK; CUMHURİYETİN, LAİK VE MİLLİ OTORİTESİNDEN VE TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ’NİN ÜLKESİ VE MİLLETİYLE BÖLÜNMEZ BÜTÜNLÜĞÜNDEN ÖDÜN VERMEZ.


Devrimcilik ilkesinin sonuncu ilke olarak benimsenmesinin de bir anlamı, bir yorumu vardır. Devrimcilik ilkesinden önceki her ilke ve bu ilkelerin amaçları, önermeleri; çağın gelişimi içinde, devrimcilik ilkesi doğrultusunda, yeni yorumlarla, yeni yönlendirmelerle, işlerlik kazanacak, yaşayan, yeni gereksinmelere yanıt veren ilkeler olacaktır.
TÜRKİYE, HIZLA KALKINABİLMEK, ÇAĞA UYMAK İÇİN DEVRİMCİ OLMAK ZORUNDADIR.


En ileri kurumlar bile, zamanla, koşullar içinde eskir. En ileri bir devrimin, ”bekçiliği” ile yetinenler, günün birinde değişen koşulların gerisinde kalmaktan, tutuculaşmaktan kurtulamazlar.


Kemalizm’in, bu; sürekli devrimcilik anlayışını benimsemeden, sadece Atatürk’ün sağlığında gerçekleştirdiklerinin bekçiliği ile yetinenleri “Kemalist” ya da “Atatürkçü” saymak olanaksızdır.


DEVRİMCİLİĞİN SAĞLADIĞI YARARLAR:
1.    Kişisel egemenliğe (Sultanlığa) son verilerek Ulus egemenliği sağlanmıştır.
2.    Her yönden gelişme olanağı ortaya çıkmıştır.
3.    Türkiye Cumhuriyeti, Devrim sayesinde, çağdaş bir devlet sistemine kavuşmuştur.

Hiç yorum yok:

Blog Arşivi

Katkıda bulunanlar